
Toplumun büyük bir kesiminde görülen ve şiddetli ağrılarla yaşam kalitesini olumsuz etkileyen böbrek taşının, genetik faktörlerin yanı sıra çeşitli çevresel etkenlerden de kaynaklanabileceği belirtiliyor. Uzmanlar, böbrek taşı oluşumuna karşı en etkili koruyucu yöntemin bol su tüketimi ve düzenli egzersiz yapmak olduğunu vurguluyor.
Böbrek taşlarının erkeklerde kadınlara göre üç kat daha fazla görüldüğü belirtiliyor. Bireylerin beslenme tarzı ve iklim değişikliği gibi çevresel faktörlerin, idrarda bulunan kristallerin yoğunlaşmasına ve zamanla birikerek taş oluşumuna neden olduğu ifade ediliyor. En sık karşılaşılan belirti ise, karın bölgesinin yan tarafında yer alan böbreklerin bulunduğu yere ya da belin üst kısmının her iki tarafına doğru yayılan, ağır ve sancılı ağrılar olarak tanımlanıyor. Aniden başlayan bu ağrılar, kişiyi acil servise başvuracak kadar şiddetli olabiliyor. Ayrıca sık tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları, sistinüri gibi böbrek hastalıkları ve gut gibi sistemik rahatsızlıklar da böbrek taşı oluşum riskini artırıyor.
Nasıl Tespit Ediliyor?
Böbrek taşlarının tanısında görüntüleme yöntemleri ve laboratuvar tetkiklerinden faydalanılıyor. Taşın doğrudan tespiti için röntgen grafisi veya ultrasonografi kullanılırken, taşın görüntülenemediği durumlarda ise bilgisayarlı tomografi yöntemi uygulanarak kesin tanı konuluyor.
Sıvı Tüketimi Çok Önemli
Böbrek taşı oluşumunu önlemede bol sıvı tüketiminin kritik bir öneme sahip olduğu vurgulanıyor. Böbrek taşı riskine karşı bol su içilmesi ve genel sıvı alımının artırılması gerekiyor. Ayrıca tuz tüketiminin mümkün olduğunca azaltılması ve düzenli egzersiz ya da yürüyüş yapılması öneriliyor. Bunların yanı sıra, taş oluşumunu engelleyici önlemler alınmadığında, çevresel ve genetik faktörler nedeniyle böbrek taşlarının tekrar etme riskinin oldukça yüksek olduğu hatırlatılıyor.